EkonomiEKONOMİ

UND’den Avrupa Ülkelerine Çağrı…

Avrupa Ülkelerinin Türk Taşımacılara Uyguladığı Kotalar, Avrupalı Üreticiyi Vuruyor!
UND’den Çağrı: Avrupa Ülkeleri “Tam Zamanlı Üretimi”ni Engelleyen Transit Kısıtlamalarını

 Acilen Sorgulamalı ve Kaldırmalı!

Korona virüsün etkileri küresel çapta yayılırken; küresel tedarik haritası yeniden çiziliyor.
Ticaret savaşları, Brexit ve jeopolitik gerginlikler ile sarsılan dünya ekonomisinde uzun
süredir yeni açılımlar arayışında olan küresel tedarik zincirleri, korona virüs salgınının
risklerinin artarak sürmesiyle birlikte Çin seçeneğini gözden çıkarırken, Türkiye’nin üretim

ve lojistik gücü yeniden gündeme geldi.

Çin’de başlayıp dünyaya yayılan virüs salgını sonrasında çok sayıda şirket Çin’deki üretimini durdurdu,
mağaza ve ofislerini kapattı, bu ülkeden mal tedarikini sonlandırdı.
“Just In Time” (Tam Zamanında) Üretim modelinin sürdürülebilirliğini tehlikeye sokan son gelişmelerle
birlikte, tedarik kaynaklarında yeni arayışlara giren otomotiv üreticileri, Türkiye seçeneğini yeniden
değerlendirmeye başladı. Avrupa’daki ve Çin’deki otomotiv üreticileri için Türkiye’deki yan sanayi
tedarikçileri yeniden tercih sebebi olurken, ülkemizin bu alanda yetkin çok az sayıda ülkeden biri olması
avantajını kullanabilmemiz için yan sanayii ürünlerinin lojistiğinin de desteklenmesi ve güçlendirilmesi
gerektiği açık.

Otomotiv yan sanayicilerinin medyadaki açıklamalarına değinen UND İcra Kurulu Başkanı Alper
Özel, “İhracatımızın itici gücü olan otomotiv sektöründe başta Almanya olmak üzere, Avrupa’daki üretici
firmaların üretim planlarını değiştirdikleri ve Türkiye’deki yan sanayicilerle “acil kodlu yeni siparişlerle”
yeniden masaya oturmaya başladığı haberlerini alıyoruz.  Transit taşımalarımıza getirilen kota ve transit
ücreti gibi kısıtlamalar nedeniyle yurtdışındaki alıcı firmalara talep ettikleri transit sürelerini
sunamadığımız için geçmişte yitirdiğimiz ticaret fırsatları, hatta ülkemize yönelik yeni yabancı yatırım
fırsatları ülkemize geri dönmeye başladı; çünkü üretimde zaman kaybına artık tahammül yok, özellikle
otomotiv sektörünün temel unsuru olan “just in time” modeli üretimin geleceği açısından teslim sürelerinin
uzamaması kritik önem taşıyor” dedi
Otomotiv sektörü dışında, özellikle tekstil ve perakende gibi sektörlerde faaliyet gösteren Avrupalı şirketler
de “Çin’e bağımlılığı” ciddi olarak sorgulamaya başlamış bulunuyor. Bu süreç, Avrupa Birliği’nin Çin’den
sonra en büyük tekstil ve hammaddeleri tedarikçisi konumunda olan Türkiye için üretim ve Avrupa ile
ticaret açısından çok önemli fırsatlar sunuyor.
Türkiye lojistik sektörü adına, özellikle Avrupa’daki üretici firmalara çağrıda bulunduklarını ifade
eden UND İcra Kurulu Başkanı Alper Özel, “en büyük ihracat pazarımız olan Almanya’nın Türk
taşımacılara yeterli sayıda kota vererek serbest ulaşım imkânı veriyor olmasına karşın, Türkiye ile
Almanya arasındaki güzergâhta yer alan bazı ülkelerin Türk taşımacılarının transit geçişlerine getirdiği
haksız kısıtlamalar yüzünden Almanya’nın yanı sıra Almanya ardı ülkelerdeki üreticiler, ihracatçılar ve
ithalatçıların ciddi ölçüde zarar gördüklerini, korona virüsü süreciyle bu mağduriyetlerin tolere edilemez
düzeye geldiğini, Türkiye-Avrupa ticaretinin gerçek potansiyeline ulaşmasına engel olan haksız ve gereksiz
transit kısıtlamalarından artık kurtarılması gerektiğini” vurguladı. .

ULUSLARARASI NAKLİYECİLER DERNEĞİ

Özel, “Tüm bu gelişmelerin  getirdiği stratejik avantajı Türkiye olarak kullanmamızın önünde maalesef
ciddi engeller var. Avrupa’ya yönelik karayolu yük taşımalarımızın ana güzergâh ülkelerinden Macaristan,
UND’nin TİM desteğiyle Avrupa Birliği Adalet Divanı’nda açtığı davanın kazanılması sonucunda ilave
transit ücretini kaldırmış olsa da, transit taşımalarımıza kota uygulamaya devam ediyor, kotaları
artırmamakta direniyor. Bu yılın Şubat ayının ortalarına kadar Kapıkule’de 100’den fazla aracımız sadece
Macaristan transit geçiş belgesi olmadığı için beklemek zorunda kaldı. Macaristan üzeri transit taşıma
yapan firmalarımız 2019 yılında yaklaşık 160 gün belgesiz kaldı. Aynı şekilde, yetersiz transit kotası
nedeniyle geçtiğimiz yıl Haziran ayında Slovenya transit geçiş belgeleri, Eylül ayında Çekya transit geçiş
belgeleri ve Kasım ayında Avusturya transit geçiş belgeleri tamamen tükendi ve ek geçiş belgesi 2020 yılı
başına kadar verilmedi. Tüm bu kısıtlamalar karşılıklı olarak Avrupa’ya giden ve Avrupa’dan gelen
ürünlerin hareketini kısıtlayarak, ek maliyetler yaratıyor. Özellikle Türkiye olarak alternatif üretici ve
tedarikçi olarak öne çıktığımız bu dönemde, taşımalarımızın durması, Avrupa’da da üretimin aksaması
anlamına geliyor.” dedi.