EkonomiEKONOMİ

Demir Dışı Metaller sektörünün ihracatında yüzde 8 düşüşünün nedeni…

Krediye ulaşmadaki sıkıntı Demir
ve Demir Dışı Metaller sektörü
ihracatında yüzde 8 düşüşe neden
oldu

Allianz Trade’in uzman ekonomistleri Metal Sektörünün
değerlendirildiği detaylı bir rapor hazırladı. Dünyada ticari
alacak sigortasının lideri Allianz Trade hazırladığı sektör
raporları ile yatırımcılara, girişimcilere ve ihracatçılara
rehberlik ediyor.

Son olarak hazırlanan Metal Sektörü
Raporu’nda Türkiye’de Demir ve Demir Dışı Metaller sektörü
ihracatının cari yılda Ocak-Nisan döneminde geçtiğimiz yılın
aynı dönemine göre yüzde 8 düştüğü bilgisine yer verildi.
Dünyada ise metal talebinin 2 hatta 3 katına çıkabileceği
belirtildi.

Allianz Trade’in düzenli olarak hazırladığı sektör raporlarından Metal Sektörü raporunda,
dünyada metal sektörünün güçlü yönleri arasında; metal fiyatlarının tarihi ortalamaların üzerinde
kalması, 2024 başı itibarıyla üretim ve ihracatta artış, sektörü desteklemek için kritik hammadde
ve minerallere odaklanan kamu politikaları ve firmaların güçlü likidite pozisyonlarının yer aldığı
belirtiliyor.

Metale talep artacak

Uluslararası Enerji Ajansı’nın (IEA) belirttiği politikalar senaryosuna (STEPS) göre de metal talebi
iki katına çıkabilir. Hükümetlerin tüm ilan edilen hedeflere ulaşacağını varsayan “İlan Edilen
Taahhütler Senaryosu (APS)” ile bu üç katına bile çıkabilir. Bakır’ın 2 kat ve lityumun 7 kat ile en

Allianz Trade est la marque désignant l’ensemble des services proposés par Euler Hermes. 2/3
çok talep gören metaller olması ve bunun da sektörde daha yüksek fiyatlar görülmesine yol
açabileceği raporda verilen bilgiler arasında yer alıyor.

Metal sektörü sürdürülebilirlik baskısı altında


Rapora göre metal şirketleri üzerinde, su kullanımı, kirlilik ve biyolojik çeşitlilik etkileri ile ilgili
ESG düzenlemelerine yönelik baskılar artıyor. Dolayısıyla sektördeki firmaların bu doğrultuda
büyük sermaye harcamaları yapmaları gerektiği sektörün zayıf noktalarından biri olarak
gösteriliyor.

Türk metal üreticilerinin de bu trende ayak uydurarak tedarik zinciri risklerini
azaltmak ve mevcut sorunları gidermek için yenilikçi ve sofistike yaklaşımlar geliştirmesi gerektiği
öne çıkıyor. Allianz Trade Kredi İstihbarat Genel Müdür Yardımcısı ve İcra Kurulu Üyesi
Altuğ Karagöz, cari yılda Ocak-Nisan döneminde Türkiye’nin ihracat verileri yüzde 1,1 artış
gösterirken, Demir ve Demir Dışı Metaller sektörü ihracatının geçtiğimiz yılın aynı dönemine göre
yüzde 8 düştüğüne dikkat çekti. “Cari dönemdeki bu düşüşte Avrupa Birliği’ndeki ekonomik
daralma* ve Türkiye özelinde parasal sıkılaşma döngüsünde krediye ulaşma olanaklarının
sıkılaşmış olması etkili oldu.

Türkiye’nin demir ve demir dışı metaller sektöründeki ihracatında en
büyük paya sahip olan Almanya’da GSYH, 2023 yılının 3. çeyreğindeki yüzde 0,3 küçülmenin
ardından yılın son çeyreğinde de yüzde 0,2 küçüldü, böylelikle yıllık bazda yüzde 0,3 küçülme
gerçekleşti. Önümüzdeki dönemde de ekonomik gerilemeler veya finansal krizler metal ürünlere
olan talebi azaltabilir.

Hükümet düzenlemeleri ve jeopolitik gerilimler dahil olmak üzere siyasi ve
ekonomik gelişmeler, metal sektöründeki ticari faaliyetleri doğrudan etkileyebilir.”
Bakır ve lityum gibi "geleceğe dönük" emtialara daha fazla yatırım söz konusu
Allianz Trade Kredi İstihbarat Genel Müdür Yardımcısı ve İcra Kurulu Üyesi Altuğ Karagöz,
sektördeki kar marjlarının nispeten düşük olması ve geçtiğimiz yıldaki dalgalı ekonomi
politikalarının; şirketlerin faaliyetlerini daha yüksek kaldıraçla sürdürmelerine sebep olduğuna ve
önümüzdeki dönemlerde artan faiz oranlarının, şirketlerin mali yapısındaki borç baskısını daha
da artırabileceğine dikkat çekti. “Küresel metal fiyatlarındaki dalgalanmalar, metal şirketlerinin
karlılığını etkileyebilir ve düşen fiyatlar, gelirler ve marjlar üzerinde baskı oluşturabilir. Çevre
standartları, ticaret tarifeleri, vergilendirme veya iş kanunları ile ilgili hükümet düzenlemeleri ve
politikalarındaki değişiklikler, metal sektörünün operasyonlarını, maliyetlerini ve piyasa rekabet
gücünü önemli ölçüde etkileyebilir.

Ek olarak, elektrik ve doğal gaz gibi enerji kaynaklarının
maliyeti ve erişilebilirliğinin de şirketlerin üretim maliyetlerini etkileyebileceğini düşünüyoruz.
Kısmi olarak aşılmış gözüken enerji krizinin ilerleyen dönemde çeşitli faktörlerin etkisi ile yeniden
şiddetlenmesi ve enerji fiyatlarının yukarı yönlü hareketi hala olasılıklar arasında sayılmaktadır.
Küreseldeki dönüşümde, enerji geçişi talebi değiştiriyor ve şirketler, bakır ve lityum da dahil
olmak üzere "geleceğe dönük" emtialara daha fazla yatırım yaparak ve kömür varlıklarını elden
çıkararak yanıt veriyor.”

Küresel tedarik zinciri parçalanması nedeniyle sektör jeopolitik risklere maruz kalıyor
Karagöz tüm bunlara ek olarak hammadde teminindeki güçlüklere dikkat çekerken tedarik
zinciri kesintisi, madencilik ve metal şirketlerinin uzun süredir boğuştuğu bir sorun dedi. “Artık
kuruluşlar tedarik zincirlerini dönüştürmek, mevcut oynaklığı daha iyi atlatmak ve verimliliği,
dayanıklılığı ve şeffaflığı artırmak için yeni fırsatlar bulmak için çabalarını yoğunlaştırıyor. Türk
metal üreticilerinin de mevcut sorunları gidermek için çabalarını bu yöne doğru kaydırması

Allianz Trade est la marque désignant l’ensemble des services proposés par Euler Hermes. 3/3
gerekiyor ve yeni yatırım alanları açması gerekiyor. Metalciler, tedarikçilerle daha güçlü ilişkiler
ve iş birliğine dayalı sözleşmeler dahil olmak üzere, tedarik zinciri riskini azaltmak için daha
yenilikçi, sofistike yaklaşımlar düşünüyor.”